Parafin.

Ruhunun parafini oluyor,her damlayışında yakıyor bedenini kadının.Göremediği damlalar gözünde gözyaşı oluyor.Her gözyaşı düştüğünde,değersiz oluyor dişlerini sıkması.Ne kadar acı oysa,kalbine giden yolun nefretinden geçmesi.Kış masalı başlıyor yine,yapraklar dökülüyor bedeninin 1.katına,zemin katı çoktan kaygan.Bırak, diyor kadın.Aynaya dönüp bakıyor kendine. Gebe kaldığı hayaller,abortus olanlarıyla aynı. Aldırmıyor,nefreti çoktan merdiven olmuş o'na, sevgisine çıkıyor. Bir fahişe kadar korkak,bir aşk kadar iki yüzlü! Bedenine hoş geliyor ama kalbine değil. O yine de çıkıyor teker teker merdivenleri. Korkmuyorum, diyor. İçi titriyor.İçinde türeyen polislerin farkında değil,duygularının trafiğini nasılda kapamış oysa! Aşk nefrete çarpıyor.Hayatta ki en gerçek duygu yoğun bakıma giriyor! Ve doktor yine; "kardiatonik ilaç" diyor.




Kadın susuyor yine,içinde sakladığı pinhan duyguları aldırıyor doktoruna.Ve neşterle kesilirken duygular,en derin köşeye sığınmış bir adam.Neredeyse ölüyor,neredeyse nefes alamıyor. Kanlar içinde alınıyor kadının içinden.Bedenler birbirine oksimoron.Ne kadar da küçülmüş,zavallı adam..

 Bitti mi sandın bu masal? Oysa daha yeni başlıyor Alevkadın&Kardanadam!

1 yorum:

Kuleden Sesler dedi ki...

"Bir fahişe kadar korkak! Bir aşk kadar iki yüzlü!"

Güzel... Aşkın bir yüzü de fahişe olduğuna göre; diyebilir miyiz ki: Aşkın cesaret yanıdır bağlanmak... Korkak yanı tutkudur.

Yorum Gönder